İsimsiz
Boyut:
13.50x21.00
Sayfa Sayısı:
264
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
3
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
2. Hamur
Dili:
Türkçe
Kategori:
%30
indirimli
190,00TL
133,00TL
İndirimli Fiyat :
133,00 TL
Satın Al
9789944610841
365451
https://www.tekinyayinevi.com.tr/isimsiz1
İsimsiz
133.00
Bir insanın hikâyesi, aynı zamanda “öteki”lerin de hikâyesi midir? Kelebek etkisi hangi okyanuslarda hangi dalgalara neden olur? Hayaller çalınabilir mi? Sevginin tarifi nasıl yapılır? Aynanın iki yüzünü aynı anda görmek olası mıdır? Bir ölüm kaç kişiye dokunur da geçer? Dikensiz gül bahçesi bekleyenlere bülbülün çilesini anlat. Sabaha dek yürekten özsuya karışan kanı… Azar azar, her an biraz daha tükenerek, nağme nağme yok oluşu, sızılı… Kim ki yürekten sevmez, ona dememeli / bu meseli.
Kim ki anlamak istemez, o ne güldür ne diken…
Soğumaya durmuş iklimde kıvılcım aramak yaz güneşinden, dilden dökülmeyeni ötekinin anlamasını beklemek kadar boş. Öyleyse ağustos böceği mi olmak gerek, bin im bırakmaktansa orman yoluna ekmek kırıntılarıyla. Hangi kulak duyarsa, hangi bedene ait.
Geçmişin yükünü, seni var edenlerin kösnül ağırlığını sırtında taşımak nasıl bir eziyettir ki masumiyeti çiğner geçer. Aklın sınırları zorlanmaya, gizler kılıfından çıkmayagörsün. İşkencedir en eğlenceli oyun… Güncel olanla geçmişte kalan sarmalındaki okurun, alışılmadık bir anlatım, şaşırtıcı, dahası çarpıcı bir kurguyla, olayların içinde yaşıyormuşçasına hikâyeye dâhil olacağı bir roman: isimsiZ…
Bir insanın hikâyesi, aynı zamanda “öteki”lerin de hikâyesi midir? Kelebek etkisi hangi okyanuslarda hangi dalgalara neden olur? Hayaller çalınabilir mi? Sevginin tarifi nasıl yapılır? Aynanın iki yüzünü aynı anda görmek olası mıdır? Bir ölüm kaç kişiye dokunur da geçer? Dikensiz gül bahçesi bekleyenlere bülbülün çilesini anlat. Sabaha dek yürekten özsuya karışan kanı… Azar azar, her an biraz daha tükenerek, nağme nağme yok oluşu, sızılı… Kim ki yürekten sevmez, ona dememeli / bu meseli.
Kim ki anlamak istemez, o ne güldür ne diken…
Soğumaya durmuş iklimde kıvılcım aramak yaz güneşinden, dilden dökülmeyeni ötekinin anlamasını beklemek kadar boş. Öyleyse ağustos böceği mi olmak gerek, bin im bırakmaktansa orman yoluna ekmek kırıntılarıyla. Hangi kulak duyarsa, hangi bedene ait.
Geçmişin yükünü, seni var edenlerin kösnül ağırlığını sırtında taşımak nasıl bir eziyettir ki masumiyeti çiğner geçer. Aklın sınırları zorlanmaya, gizler kılıfından çıkmayagörsün. İşkencedir en eğlenceli oyun… Güncel olanla geçmişte kalan sarmalındaki okurun, alışılmadık bir anlatım, şaşırtıcı, dahası çarpıcı bir kurguyla, olayların içinde yaşıyormuşçasına hikâyeye dâhil olacağı bir roman: isimsiZ…
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.